Filistin’deki İslami Cihad Hareketi’nin askeri kanadı Kudüs Seriyyeleri’nin Sözcüsü Ebu Hamza, İsrailli esirlerden yaşlı kadın Hanna Kastir ile 13 yaşındaki Yagil Yakup isimli çocuğu insani ve sağlık nedenlerinden dolayı serbest bırakmaya hazır olduklarını duyurdu.
Ebu Hamza, kayıttan yayınlanan videolu konuşmasında, “İnsani ve sağlık nedenleriyle Hanna Kastir ve Yagil Yakub’u serbest bırakmaya hazır olduğumuzu duyuruyoruz.” ifadelerini kullandı.
Gazze’nin her santimetrekaresinin barbarca bombalanması karşısında İsrailli esirlere ilişkin tüm sorumluluğu reddettiklerini belirten Ebu Hamza, Filistin direnişinin dimdik ayakta olduğunu ve “Gazze topraklarında ilerlemeye çalışan İsrail ordusunun, seyir halindeki tabut haline gelen tanklarında acı çektiğini” söyledi.
İslami Cihad Hareketi İsrailli yaşlı kadın ve çocuğun videosunu yayınladı
Videoda konuşan yaşlı kadın Kastir, tüm yaşananlardan ve kendisinin başına gelenlerden İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu sorumlu tuttu.
Kastir, “Netanyahu, güzel olan her şeyi yıktı. O, insanları hedef aldı ve onlara işkence yaptı. Çocukların öldürülmesinden o sorumlu.” diye konuştu.
Netanyahu’nun büyük hatalar yaptığını ifade eden Kastir, söz konusu hataların İsrail toplumuna ve diğer toplumlara zarar verdiğini dile getirdi.
Sorunların tamamından, Gazze’de yaşananlardan ve dünyadaki istikrarsızlıktan Netanyahu’nun sorumlu olduğuna dikkati çeken Kastir, Netanyahu’nun hükümeti bırakma zamanının geldiğini vurguladı.
Kastir, “İslami Cihad Hareketi savaşçıları bizim hayatta kalmamız ve sağlıklı olmamız için her şeyi yaptılar, her şey iyiydi. Bize karşı çok saygılı davrandılar. Sağlık, yemek, uyuyacak yer ve her şey normaldi, Sonuç olarak bize çok iyi davrandılar.” diye konuştu.
Kastir, selametle, sağlıklı ve acilen ailelerine dönmeleri için İsrail hükümetine net bir anlaşmaya varması çağrısında bulundu.
İsrailli çocuk Yakup da videodaki konuşmasında ailesini ve arkadaşlarını çok özlediğini belirterek, Tel Aviv’de kendileriyle dayanışma içinde olan, kendilerinin ve tüm esirlerin acilen ailelerine dönmeleri için İsrail hükümetine baskı yapanlara teşekkür etti.
Yakup, “Netanyahu’ya şunları söylemek istiyorum: Olanlar inanılmaz, bombalamanın boyutu korkunç ve vahşi. Sen çocukları öldürüyorsun, İsrailli esirleri de öldürüyorsun. Sen suyu, elektriği ve ilacı kestin ve biz esirlerin tüm bunlara ihtiyacımız var. Filistinlilerin değil, bunlara bizim ihtiyacımız var.” diye konuştu.
Tel Aviv’de bulunan ve kendileriyle dayanışma içinde olan herkese teşekkür eden Yakup, kısa sürede ülkesine dönme temennisinde bulundu.
İsrail bombardımanından dolayı Gazze’de daha fazla kalmasının can güvenliği açısından çok tehlikeli olduğunu kaydeden Yakup, şöyle konuştu:
“Gazze’de hayatta kalmamızı sağlayan İslami Cihad Hareketi savaşçılarına teşekkür ediyorum. Bize su, yemek, ilaç ve her şeyi sundular. Netanyahu, sana bir şey söyleyeceğim: Eğer bana bir şey olursa bunun sorumlusu sensin. Çünkü İslami Cihad Hareketi savaşçıları bizim ve tüm esirlerin ölmemeleri için tüm güçleriyle çalışıyorlar.”
İsrail’in Gazze’ye saldırılarında son durum
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail’in “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme” gerekçesiyle kapsamlı saldırı düzenlerken, İsrail ordusu da Gazze Şeridi’ne yoğun hava bombardımanı başlattı.
İsrail, 7 Ekim’den bu yana 35’i Gazze Şeridi içerisindeki çatışmalarda olmak üzere 352’si asker 1400’den fazla İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin yaralandığını duyurdu.
İsrail’e göre, Kassam Tugayları’nın elinde 239 İsrailli esir bulunuyor.
Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığına göre, İsrail’in saldırılarında 4 bin 412’si çocuk, 2 bin 918’i kadın olmak üzere 10 bin 812 Filistinli öldürüldü, 26 bin 905 kişi yaralandı.
Batı Şeria ve Kudüs’te İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimciler, 175 Filistinliyi öldürdü.
İsrail ordusu, Gazze’de binlerce yaralı ile sivilin bulunduğu en büyük sağlık tesisi olan Şifa Hastanesini, Nasr Çocuk Hastanesini, El-Ehli Baptist ve Türk-Filistin Dostluk hastanelerini, tahliyeye zorladığı Filistin Kızılayı’na bağlı Kudüs ve Endonezya hastanelerinin çevresini vurdu. Saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim’den bu yana yaşanan çatışmalarda 63 Hizbullah mensubu ile 4 İsrail askeri öldü.